Üstad; Avukatlık Meslek Dergisi

Üstad; Avukatlık Meslek Dergisi


Merhaba. Karmaşa, belirsizlik ve acı dolu günlerden geçiyoruz. Yaşananları tanımlamak ve anlamlandırabilmek biz avukatlar için son derece önemli. Üstlendiğimiz savunma görevi bizi buna zorunlu kılıyor. Öyleyse; bir araya gelip mesleğimize dair bir çalışma yapalım istedik ve işte “Üstad” ile karşınızdayız…

İlk toplantılarda “isim” ne olsun, diye konuştuk, tartıştık.. Günümüz siyasi, toplumsal ve bireysel anlatımına sinen ayrıştırıcı kavram ve tanımlamaların aksine birleştirici, geçmiş ile geleceği, eski ile yeniyi, genç ile yaşlıyı, siyasi düzlemin bir ucundan öbür ucunu, hiyerarşik olmadan kavrayabilen, kapsayan bir isim arayışının sonunda, koridorlarda, duruşmalarda, görüşmelerde birbirimize seslenirken kullandığımız “Üstad” çıktı ortaya. Cübbesini sırtına yeni geçirmiş bir avukat da, yılların izlerini taşıyan cübbesini bir emanet gibi yanından gururla taşıyan deneyimli bir avukat da, “Üstad” ünlemesine yabancı değildir. Biz de öyle olalım istiyoruz; kimsenin yabancısı olmadığımız gibi kimseye de yabancı olmayalım..

Farklı deneyim ve hikayeleri, benzeştiği kadar ayrılan özellikleri olan ama nihayetinde “Avukatlık” yapmaya gayret eden bir ekibiz. Ne abartıyoruz kendimizi ne de hafife alıyoruz; çağdaş toplumlarda giderek karmaşıklaşan toplumsal örgütlenmede avukat, eskiden olduğu gibi, anlam üreten, toplumsal faydayı önceleyen bir yere sahip. Özellikle dönüşüm dönemlerini en yakından hisseden mesleklerden birisi olmakla birlikte, nihayetinde toplumsal düzenin yapı taşlarını oluşturduğumuzun da farkındayız.

Buna rağmen, gariptir ki kendi tarihimizi, kültür ve geleneklerimizi yeterince bilmiyor, ilgilenmiyor ve kaydetmiyoruz. Çoğu meslektaşımız için avukatlık, kendi dünya görüşü çerçevesinde şekilleniyor. Oysa, hepimiz az çok biliyoruz ki, geçmişten bugüne taşınan mesleklerin, kişileri, kişisel bakış açılarını aşan bir tarafı vardır. Bunu göremedikten sonra günlük, yüzeysel bir anlayıştan ötesi söz konusu olamıyor. Tıpkı bugün bizde olduğu gibi..

Yanlış anlaşılmasın; biz en fazla kaydedici olacağız, biriktirmeye çalışacağız. Hazırlık aşamasında, bir meslek dergisinin bir süre sonra yayımlayacak bir konu bulmakta zorlanacağı söylendi. Olasıdır ancak biz bunu doğru bulmuyoruz. Tartıştıkça, yazdıkça önümüze sürekli yeni pencereler, bakış açıları çıkacağını düşünüyoruz.

Kaldı ki kaydetmek, önemlidir. Her seferinde dünyayı yeniden ve ilk kez keşfettiğini düşünmek, sözel toplumlarda yaygın bir yanılgıdır. Sözler havada uçuşur ve kaydedilmezse, dönüp tekrar ve tekrar ortalığa salınabilirler. Bunun da olumlu değişime, dönüşüme yarar sağlamadığı açık. 

Sözümüzün özü bu.

Mesleğin tarihsel birikim ve deneyimine yaraşır, uzun soluklu, eleştiriye de katılıma da açık bir ortak çalışma olarak Üstad’ın ilk sayısında mümkün olduğunca sözü avukatlara bıraktık; kullanmakta olduğumuz cübbelerin tasarımcısı meslektaşımızdan, avukat olmaya hazırlanan hukuk fakültesi öğrencilerine, meslek içi eğitim şiarıyla yola çıkan Avukatlık ve Staj Akademisi’nden (AVSA) yanıbaşımızdaki Kıbrıs’da avukatlığı anlamak için söz verdiğimiz Kıbrıslı meslektaşımıza kadar.. Sorduk ve anlamaya çalıştık..

Görüşmek ve paylaşmak dileğiyle; sağlıcakla kalın..