İş Akdi Hangi Sebeple Askıya Alınmış Olan İşçiler Askı Dönemindeki Ücretlerine Hak Kazanabilirler?

İş Akdi Hangi Sebeple Askıya Alınmış Olan İşçiler Askı Dönemindeki Ücretlerine Hak Kazanabilirler?


İş mevzuatımızda iş akdinin askıya alınmasının tanımı ve koşulları düzenlenmemiş, hüküm ve sonuçları genel bir kural içinde hükme bağlanmamış, yalnızca örnekler üzerinden askı haline yer verilmiştir. 

İş Kanunu’nda düzenlenen askı hallerine örnek olarak, Kanun’un 31.maddesinde yer alan, muvazzaf askerlik ödevi dışındaki herhangi bir sebeple silah altına alınan veya Kanun’dan doğan çalışma ödevi bulunan işçiler gösterilebilir. Kanun maddesine göre bu durumdaki işçilerin iş akdi askıda sayılacak, bu dönemde ücrete hak kazanamayacaklardır. 

İşçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde de iş akdinin belirli bir süre askıda kalacağı ve bu sürelerde işçinin ücret alacağına hak kazanamayacağı, İş Kanunu’nun 25.maddesinde düzenlenmektedir.

İş ilişkilerinde ortaya çıkabilecek birçok neden, iş akdinin normal seyrini etkileyerek yürütülmesini zorlaştırabilecektir. Peki, İş Kanunu’nda düzenlenmeyen başka bir sebeple, işçinin iş akdinin askıya alınması durumunda işçi askı dönemindeki ücretlerine hak kazanabilecek midir? Bu sorunun cevabını Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29.Hukuk Dairesi tarafından verilen güncel tarihli karar üzerinden yorumlamak yerinde olacaktır.

4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalışan bir işçinin iş akdi, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında çıkarılan KHK hükümleri gerekçe gösterilerek üç (3) aya yakın bir süre, işverenin tek taraflı işlemi ile askıya alınmıştır. İşveren, bu sürenin sonunda iş akdinin askıya alınması işleminin hatalı olduğunu, taraflarınca yapılan soruşturma sonucunda da işçinin işe başlamasında bir sakınca olmadığı kanaatine vararak askı halini kaldırmıştır. Ancak işveren, işçinin askı döneminde ücret ve sosyal haklarını ödememiştir.

İşçinin kendi kusurundan kaynaklamamasına rağmen askı dönemindeki ücretlerinin ödenmemesi hukuka aykırı ve yine benzer durumdaki kamu çalışanlarına bu dönemdeki mali ve sosyal hakları ödenirken işçinin bu haklardan faydalanamaması Anayasa’nın 10.maddesinde geçen eşitlik ilkesine de açıkça aykırı olduğundan dava yoluna gidilmiştir.

İlk derece mahkemesi tarafından verilen kabul kararı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29.Hukuk Dairesi’nin 13.10.2021 tarihli kararı ile hukuka uygun bulunmuş, işverenin istinaf başvurusu kesin olarak reddedilmiştir. Karar gerekçesinde,

…daha ağır bir yaptırım uygulanarak KHK’ler ile işten çıkarılıp tekrar göreve iade edilenlere yine KHK ile tüm sosyal ve ekonomik haklarının verileceği düzenlenmişken, iş akdine son verilmeyip işverenin tek taraflı iradesi ile iş akdi askıya alınan işçilerin bu haktan yararlanamayacağının kabulü hukukun temel prensiplerine aykırı olup, ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.

denilmekle, işçinin askı döneminde ücretlerine hak kazanacağı sonucuna ulaşılmıştır. Mahkeme tarafından işçinin çalışmış olsaydı hak kazanmış olacağı diğer sosyal hakları da alacak hesabında dikkate alınmış, işverenin, işçinin fiilen çalışması olmadığı için ücrete hak kazanamayacağı yönündeki savunmasına ise itibar edilmemiştir.

BAM kararı, işçinin içindeki bulunduğu somut duruma özel olmakla birlikte, iş akdi kendi kusurundan kaynaklanmayan bir sebeple askıya alınması halinde işçinin askı dönemindeki ücret ve diğer sosyal haklarına hak kazanması açısından önemli bir karardır. Yazımızın başında yer verdiğimiz üzere iş ilişkilerinde ortaya çıkabilecek birçok nedenle işçinin iş akdinin işverenler tarafından askıya alınması mümkündür. İşçinin korunması ilkesi de gözetilerek verilen karar, iş akdi, haksız gerekçelerle askıya alınan ve usulüne uygun bir şekilde askı işlemi uygulanmayan işçiler açısından değerli ve önemlidir.